Beşinci seviyedeki tuzak tekrardan kendini toplumdan soyutlayan olmak ve ilk başlarda nasıl aldığını ve ilerlemek için nasıl çaba gerektiğini unutmaktır.
<1>Ders: Evrenselcilik olan bu aşamada aklın darlığı olmadığından ve akıl genişlediğinden: onlar Yaradan’ı görmelidirler (Matta 5:8). Onlar evrenin Kanunlarının nasıl çalıştığını görürler ve bu yüzden kendilerinin herhangi bir çaba sarf etmelerinin gerekli olmadığını düşünürler. <2>Fakat hakikaten sadece diğerlerine yardım için çaba sarf edenler yüksek bilince erişecek Paravipra (Seçilmiş Olanlar) olacaklardır.
Altıncı işaretteki (basamak) tuzak bundan böyle öğrenilecek herhangi bir doğru kalmamış gibi hissetmektir.
<3>Ders: Bununla onlar her şeyi saran doğruyu bilme şansını kaybederler ve son aşamaya (Saf Bilinç) girmekte başarısız olurlar. Bu yüzden insan bütün doğrulara açık olmalı ve Ebedi İlahi Yol’a göre olanları kabul etmelidir.
Bundan sonra, alçak doğalarını aşarak birçoğunun Saf Bilince erişmesinin ve Yaradan’ın oğlu olmasının zamanıdır.
<4>Ders: Saf Bilince (center-s.gif (899 bytes)) erişmek veya Yaradan’ın oğlu (center-s.gif (899 bytes)) olmak için, tek şart dış dünyayı aşmaktır ve bunu başarmak kişiye bağlıdır. Bunu kişi için başka birisi yapamaz. Ona yardımcı olunabilir ve yol gösterilebilir fakat üstesinden gelmek için çaba sarf etmesi gereken kişinin kendisidir. Bu çaba ile O’nun Tabiliği kazanılacaktır.
<5>Bunlar yaratım ve tarih boyunca verilmiş olan derslerin birkaç örneğidir. Burada yapılmak istenen nokta bu derslerin anlaşılması, öğrenilmesi ve insan hayatında uygulanması gerektiğidir.
<6>Olmuş olaylar herhangi bir ırkın veya insanların aleyhine kullanılmak için gerçekleşmemiştir ve ayrıca bu olaylardan dolayı da hiç kimse yanlış bir üstünlük hissi yaratmamalıdır. <7>Her şey Yaradan’dır ve hiçbir şey daha yüksek veya alçak değildir. Yalnız yüksek bilince erişmiş olanlar, başkalarının yüksek bilince erişmesine daha yüksek bir kapasitede yardım edebilirler anlamında yüksektirler.
<8>Bütün tarih ve bizim yazılarımızın hepsi sadece derstirler. Bunlar hakkında tartışmak veya çekişme yaratmak için değildirler. Bu gerçek unutulmamalıdır, aksi halde bu yazılar akıllarını genişletmeyenler ve bu Doğrulara kalplerini açmayanlar için bir karışıklık kaynağı olacaktır.
<9>Fakat tartışmamak demek soru sormamak veya araştırmamak veya öğretileri gözü kapalı bir şekilde kabul etmek demek değildir. Bunun tam aksine sormak, araştırmak, sorgulamak ve kendi varlığının daha derin seviyelerinde doğruları anlamak her bir bireyin kendisinin görevidir. <10>Bilgi için olan susuzluğu giderilmedikçe kişi soru sormayı bırakmamalıdır.
<11>Ancak bu proses ile adam doğruyu en derin seviyede bilebilir, gerçekle yüzleşebilir, üstesinden gelebilir ve mükemmelliğe doğru gidebilir. Ondan sonra o bu öğretilerin anlamları içerisinde sevinebilir, Yaradan’ı görebilir, dinler arasındaki karıştırmayı yıkabilir, Yaradan’a kendini adayabilir ve O’nunla sevinebilir.
<12>Bu yüzden, "Bütün hepsi öğrenmek için derstirler, tartışmak için değil fakat sevinmek için."
Sıradaki: THOTH’daki sıradaki kitap "Aziz Matta üzerine Yorumlardır." "İçindekiler" sayfasına da gidebilirsiniz.