Dayanak Tablet 4

Ve Yaradan dediki, Orada Işık olsun: ve orada ışık oldu.
 
        (Yaratılış 1:3)
 
<1>Ve Yaradan arzu etti ki bu kayıp ruhlar kendi İlahiliklerini (ışık) kavrasınlar, "Orada ışık olsun." Sözcük beden oldu ve kurtuluşa olan yolu kavramaya başladı.
 
 
<2>Kendi modları ve Canı üzerinde meditasyon yapmaya başladı. Yavaş yavaş kendisi ve evrenin gerçekleri ile daha tanışık olmaya başladı. <3> Üç gunaların doğada ve kendi Canında üç modlar olarak etkisini kavradı.
 
<4>Kavradı ki tama guna (değişmeyen güç) Rab'den ayrılık duygusunu yoğunlaştırmadan ve kendi-merkezli (umursamaz cahillik) olmadan sorumluydu. <5>Böylece  kendi Canı üzerindeki bu gücün üstesinden gelmeye başladı. Akılını genişletmede ve Yaradan ile daha büyük birlik hissetmede başarılı oldukça, daha büyük bir haz tecrübe etti. Ama bu haz geçiciydi ve tekrar tama gunanın gücü hakim olacaktı.
 
<6>Kavradı ki ayrıca etrafındaki çevrede kendinin modlarını etkiliyordu, her ne zaman fazla tama mevcuttu, bu onu etkileyecek ve o daha kendi-merkezli ve kayıp olacaktı. Bu yüzden o daha satvik (sezgili) bir çevre hasret etti (kohoe-s.gif (879 bytes)).
 
<7>Böyle bir çevre yaratmak için etrafındaki diğerlerine yardım etmeye başladı, daha önce kavradığın bir kez daha kavramak için.  Onları daha yüksek bilince getirerek daha iyi bir çevre yaratmaya çalıştı. Bu yüzden onlara yüksek bilince olan yolu göstermek amacı ile kendini diğerleri için  fedakarlık yapmaya (cross-s.gif (869 bytes)) başladı.
 
<8>Fazla bir çabayla bazılarının biraz ilerlemesine yardımda başarılı oldu. Bu yüzden fazlaca gurur yarattı, ki o ne kadar büyük bir varlıktı ve diğerleri için ne kadar fedakarlık yapmıştı. Bununla o büyük bir ego yarattı ve kendi-merkezli oldu, çünkü kendinin onun yardımına ihtiyacı olanlardan daha büyük olduğunu düşündü. Bu yoğunlaşmış bir ayrılık duygusu ve tekrar mutsuzlukla sonuçlandı.
 
<9>Ayrıca bir zaman sonra, ilerlemelerine yardım ettiği bazıları önceki hallerine geri döndü ve onun cesareti kırıldı, onlara yardım için bu kadar çok şey yapmış olmasına rağmen neden ilerlemedikleri için.
 
<10>Böylece büyük bir kavrama geldi ona. Anladı ki kendi faaliyetlerinin sonuçlarına bağlı olduğundan dolayı egoist ve zafer için hasret çeker olmuştu. Zaferin gelmemesiyle de cesareti kırılmıştı.
 
<11>Ondan sonra, o faaliyeti yaptı ama sonucu Rab'e teslim etti. Bununla kendini faaliyetinin tutsaklığından özgür bırakmış oldu.
 
<12>Daha sonra o kavradı ki  teslim etmeden daha büyüğü O'nun İlahi faaliyetlerine bir kanal olmak olan boyun eğmekti. Bununla bir "Ben" kalmayacak böylece bağlanma olmayacaktı.
 
<13>Bu kavramalarla o hemen yakınındakilere yardımda oldukça başarılı oldu. Ama onlara daha fazla yardım ettikçe ve kendi bilincini dahada ileri genişlettikçe daha fazla haz ve bununla daha fazla kavrama geldi.
 
<14>O kavradı ki "Yaradan Her şeydir" ve o sadece etrafına yakın olanlarla değil ama tüm evren için kaygılanmalıdır, çünkü evrenin (Yaradan) sadece küçük bir parçası için kaygılanmak bile hala O'ndan ayrılıktır ve sonuç kendi-merkezli olmakla aynıdır.
 
<15>Böylece o çabasını ve kaygısını tüm evrene doğru genişletti. Bununla o Yaradan'ı ve O'nun  kaygılarını en derin seviyede kavramaya başladı. Bu yüzden  Yaradan'ı (evren) yüz-yüze görebildi. .
 
<16>Son beş basamağın ilerlemesi ile o evrende dinamik bir ruhani güç oldu (kohw-s.gif (904 bytes)). Sadece içinde kalıcı büyük bir haz yerleşmekle kalmamış ama ayrıca Rab'in Tabiliğini de kazanmıştı.
 
<17>O'nun Tabiliği ile o nihayetinde tama gunanın  kendi Canı üzerine olan gücünün üstesinden geldi ve  Saf Bilince (ışık) erişti, "ve orada ışık oldu." <18>O Yaradan'ın İlk Edinilmiş Oğlu oldu. O (center-s.gif (899 bytes)) ve Baba (center-s.gif (899 bytes)) bir oldu (center-s.gif (899 bytes)).
 
    Ve Yaradan ışığı gördü ki o iyiydi ve Yaradan ışığı karanlıktan ayırdı.
 
    Ve Yaradan ışıga Gündüz ve karanlığı Gece adını verdi. Ve akşam ve sabah ilk gündü.
 
    (Yaratılış 1:4-5)
 
<19>Yaradan Kendi kılığında (Saf Bilinç, ışık) İlk Edinilmiş Oğlunu görmekten memnundu. O Saf Bilinç halini kayıp olma halinden ayırdı. <20>O ışığın ve karanlığın ustası oldu ve kaybolmuş canlara karanlıktan (cehennem) dışarı gelmelerine nasıl yardım edileceğini bildi.
 
<21>Saf Bilinç haline "Gün," ve karanlığa (tama gunanın etkisi altında olmak) "Gece" denir. Bununla O'nun çabalamasının ilk devresi bitirildi, "ve aksam ve sabah ilk gündü."
 
<22>Fakat, kayıp canlara bu halde yardım oldukça zordu. Dolayısıyla Yaradan, kayıp birim bilinçleri Saf Bilince getirmek için daha düzenli bir süreç yaratmaya karar verdi. Var edilmiş dünyayı (Yaratım) ve evrim sürecini yaratmaya başladı.
 
Sıradaki

Mission of Maitreya, "Ebedi İlahi Yol"

P. O. Box 44100
Albuquerque, NM 87174

© 2021 Mission Of Maitreya. Tüm Hakları Saklıdır.