"Ve o beşinci mührü açtığında, ben gördüm mihrabın altında onların canlarını, Yaradan’ın sözü için katledilmiş olanları ve tuttukları şahitlik için:" (Vah. 6:9)
<1> Bu En Ulu İşaret’teki beşinci mühürdür (), dokuz kollu yıldız, Baha'i İnancı’nın sembolü olan. <2>Bu evrenselliği sembolize eder. Önceden tarif edildiği gibi, bu dinin birçok azizi Yaradan’ın sözü için (Peygamberleri tarafından gelen inanç), "ve tuttukları şahitlik için" katledilmişlerdi.
"Ve onlar ağladılar yüksek bir sesle, diyerek, Ne kadar, Ey Rab, kutsal ve doğru, sen yargılamazsın ve bizim kanımızı dünyanın üzerinde oturan onlardan öç alırsın?" (Vah. 6:10)
"Ve beyaz cübbe verilmişti onların her birine ve onlara dendi ki, onlar kısa bir mevsim dinlenmeliler, onların dost kulları ve onların kardeşleri, onlar gibi öldürülene kadar, yerine getirilene kadar." (Vah. 6:11)
<3> Beyaz cüppeler verildi onlara, eğer beşinci kilisenin (beşinci mühür) tuzaklarının üstesinden gelirlerse onlar beyaz elbise verilecekler sözüne karşılık olan. (Vah. 3:5).
<4> Onlar Yaradan’ı görebilecekleri hale eriştiler (Matta 5:8). Öyle ki onlar adalet için ağlıyorlardı. <5>Fakat onlar "kısa bir mevsim" beklemeliler. Baha'i l800'lerde geldi. Bu yüzden yargı bu açığa vurmadan kısa bir süre sonra olan bu yüzyılda gelmelidir.
"Ve ben gördüm o altıncı mührü açtığında ve işte orada büyük bir deprem vardı ve güneş çuval bezi kılı gibi siyah oldu; ve ay kan gibi oldu;" (Vah. 6:12)
<6> Altıncı mühür En Ulu İşaret’teki altıncı semboldür (). <7> Vah. 3:l0’de bahsedildiği gibi bu işaretin açığa vurulmasıyla, ayartmaya dayalı sıkıntı başladı dünyada. Bu işaret insanlığa 1945 yılında açığa vuruldu, ayriyeten dünyada sıkıntının (Maya’ya ve dış dünyaya çekim) daha güçlü olmaya başladığı zamanda.
Bölüm 7
"Ve ben gördüm başka bir melek batıdan aşağıya inen, yaşayan Yaradan’ın mührüne sahip: ve o yüksek bir sesle bağırdı dört meleklere, dünyayı ve denizi incitme verilmiş olanlara," (Vah. 7:2)
"Diyerek, dünyayı incitmeyin, nede denizi, nede ağaçları, Yaradan’ınızın hizmetkârlarını alınlarında işaretleyene kadar biz." (Vah. 7:3)
<8>Bu devrede sıkıntıların (doğal afetler) başlamasından önce, Uzak Doğunun öğretileri Batıya getirilecektir. Yaradan’ın hizmetkârları olanlar (Seçilmiş Olanlar) bunlarla ilgili ve aşina olacaklardır, Kutsal Kitaplarının arkasındaki gerçeğin altını çizen gerçek anlamı anlamaya hazırlanmak amacı ile. <9>Ayriyeten bu zamandadır birçoğunun oldukça yüksek bilince erişmesi (altıncı mühür) ve Paravipra olmaya ve O’nun doğru çocukları olarak Yaradan’ın mührü ile mühürlenmeye hazır olmaları.
<10>Dört melekler: Dış dünyaya (Maya) aşırı çekim, arzu, bağlılık ve aç gözlülüktür. <11>"Dünya ve deniz", kendilerinin alçak doğalarındaki (dünya) kişiler (birim bilinçler, deniz) anlamındadır.
Bölüm 8
"Ve o yedinci mührü açtığında, cennette yaklaşık yarım saat boşluk kadar sessizlik vardı." (Vah. 8:1)
<12>Yedinci mühür açıldığında, öğreti ilk olarak Seçilmişlere açığa vurulacaktır. <13>O bir gecenin hırsızı gibi gelecektir, "cennette yaklaşık yarım saat boşluk kadar sessizlik vardı."
<14>Yedinci doğrunun açığa vurulmasıyla, <15> Yaradan’ın gizemi bitmiş olacaktır (Vah. 10:7, 11:18, 14:18, 16:17).
<16> Vahiy’deki surelerin daha ayrıntılı ve tam bir açığa vurulması için, Vahiy’in Vahiy’i kitabını okuyun.
Sıradaki